Anjiyo Nedir? Nasıl Yapılır? Sorularınıza Yanıtlar

Anjiyo Ne Demek?

Anjiyo, kalp ve damar hastalıkları yönünden bozukluğu olan bireylerin damarlarına ince tüplerle girilmesi ve bu sayede damarlardaki tıkanıklıkların ve diğer problemlerin tespit edilmesini sağlar. Anjiyo programı kasıktan, el bileğinden ve kol bölgesinden olan atardamar girişinden yapılabilir. Bununla kalpte, beyinde, gözlerde ve bacaklara ortaya gelmiş olan problemler tespit edilebilir.

Anjiyo Nasıl Yapılır?

Anjiyo prosedürü amacıyla hastalara evvel birtakım hazırlıklar yapılır. Bu hazırlıklar tamamlandıktan sonra, hasta anjiyo yapılacak odaya alınır. Hastanın hangi bölgesinden prosedür yapılacaksa, bu alan dezenfekte edilir. Bu alanın dışındaki bölgeler steril örtüler kullanılarak kapatılır. Bu halde hastada yalnızca anjiyonun uygulanacağı alanla, baş bölgesi açıkta kalmış olur. Anjiyo lokal anestezi altında yapılır. Gerekirse anjiyo evvel hastanın rahatlaması amacıyla sedatif ilaçlar kullanılması gerekebilir.

Kasık, bilek ya da kol bölgesine yani anjiyonun uygulanacağı yere ideal ince tüplerden takılır. Tüpün içinden ondan daha ince olan bir tüp sokularak, bedende hangi bölge incelenecekse o bölgeye kadar tüp ilerletilir. Vücuttaki bütün damarlar birbiriyle bağlantılı bulunduğundan, hiç zorluk çekmeden damarlar vasıtasıyla dilenen bölgeye ulaşılır. Bu esnada oluşturulan prosedürün hepsi dışarıdan monitörden izlenir. Böylece kalpte belirleme edilen koroner damarların çıkışına kadar gidilir. Bu aşamada bedene ilaçlı bir sıvı enjekte edilir. Bununla damarların resimleri çekilir. Böylece damarlardaki tıkanıklıklar ve diğer problemler kolaylıkla belirlenir.

Anjiyo esnasında oluşturulan prosedürlerin zamanı ortalama 10-15 dakika kadar vakittir. Bu prosedürün sonrasında anjiyo amacıyla girilen bölgeye baskı yapılır ve kanama olmaması içi tedbir alınır. Eğer anjiyo kasıktan yapıldıysa, hastanın en az 6 saat izlenim altında tutulması gerekir. Koldan ve bilekten oluşturulan anjiyoda ise, hastanın 1 saat kadar izlenim altında kalması yeterli olur.

Anjiyonun Tehlikeleri Var Mı?

Anjiyo programı kolay bir prosedür olsa da, birtakım tehlikeleri olabilir. Ancak yararlı etkisi gözetildiğinde, tehlikelerin ne kadar önemsiz bulunduğu görülebilir. Kasıktan oluşturulan programda prosedür sonundaki baskının doğru yapılmaması halinde, dizlere kadar inen morarmalar ortaya gelebilir. Eğer hasta kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsa, bu kanama olması yönünden risk taşıyacaktır. Anjiyo oluşturulan alanda kanama olması halinde, şişlik ve morarma oluşabilir. İşlem yapılırken atardamar girişinin zedelenmesi söz hususu olabilir. Bunun iyileştirilmesi amacıyla, hastaya diğer bir cerrahi program yapılması gerekebilir. Eğer hastanın böbrek yetmezliği varsa, hastalığı daha çok ilerleyebilir. Ancak aslında şahsa anjiyo yapılması gerekiyorsa, bu tehlikeler öneme alınmadan derhal anjiyo uygulanmalıdır.

Yapılan anjiyoyla damarlarda ortaya gelmiş tıkanıklıklar, yapısal bozukluklar, daralan bölgeler ve organlarda ortaya gelmiş hasarlar rahatlıkla belirlenebilir. Bununla bacaklarda ve kollarda olan damarlar, beyinde belirleme edilen damarlar, akciğere bağlanan damarlar, kalpteki damarlar, karındaki organlara bağlı olan damarlar kolaylıkla görüntülenebilir. Sağlığınız her şeyden mühimdir. Bu amaçla bedeninizin sinyallerini takip etmelisiniz. Vaktinde gereken araştırmaların yapılması ve tedbir alınması gerekir. Anjiyo programı da, çok mühim rahatsızlıkları belirlemeye yarayan mühim bir araştırmadır.

Anjiyo Araştırma MI Yoksa Tedavi Yolu Mu?

Hastalarda koroner arter hastalığının olup olmadığı ile ilgili en güvenilir teknik anjiyo programıdır. Damar sertliğinin etkisiyle koroner arterlerde hangi bölümde daralma ya da tıkanma bulunduğu anjiyo yapılarak belirlenebilir. Eğer daralma ve tıkanma belirlenirse, bu bozukluğun ameliyatla ya da stentle tedavi edilme kararı verilebilir

Anjiyo Türleri

Anjiyo 3 değişik türde yapılabilir. Bunlar;

  1. Kontrastlı MR anjiyografi
  2. Çok kesitli BT ( Bilgisayarlı tomografik ): Bu teknikte aort anevrizması, yüksek tansiyona sebep olan börek arter daralmaları, akciğer damarlarındaki pıhtıya bağlı tıkanma yani pulmoner emboli gibi birtakım hastalıkların net tanısı rahatlıkla konur.
  3. Anjiyo standart ya da girişimsel anjiyografi: Bu teknikte kasık bölgesi uyuşturularak, kataterle kasıktan girilerek damarların içinden problemli bölgeye ulaşılır. Bu sırada bilgisayar ekranından damarların hali incelenir. Daralmış damara sokulan kataterle radyoopak adı verdiği özel boyalı bir madde damara bırakılır. Bu sayede daralma ve tıkanma olan bölge kolayca belirlenir.

Hangi Hallerde Anjiyo Yapılması Gerekir?

  • Hastada kuvvetli göğüs ağrısı bulunduğunda, kalp krizi geçirdiyse, girişimsel olmayan araştırmalarda koroner darlık bulguları belirleme edildiyse,
  • Efor testi pozitif çıktıysa
  • Eko esnasında kalp kasılması olanlarda
  • Talyum testi esnasında koroner arter hastalığı şüphesi olursa
  • Bilgisayar anjiyosu şüpheli olanlarda
  • Kalp kapak hastalığı olanlarda
  • Kalp ameliyatı dışında, şeker hastası olup mühim bir ameliyat geçirecek olanlarda
  • By pass olan hastalarda denetim hedefli olarak
  • 40 yaş üzerindeki mühim ameliyat geçirecek olanlarda
  • Stent takılmış olan hastalarda denetim hedefli olarak anjiyo yapılır.
  • Anjiyo hangi halde koldan, hangi halden kasıktan yapılır?

Anjiyo Tedavi Yöntemleri

Hastada kasık damarlarında tıkanma varsa, çatallanma yerlerinde darlık bulunduğunda, aşırı kireçli olan kıvrımlı ince damarlardan stentin geçirilmesi hedefiyle daha kalınca kataterle destek gerekiyorsa, kasık damarından girilerek anjiyo yapılabilir. Hastada akut enfarktüs, sol kalp yetersizliği gibi problemler varsa, bu halde seri bir şekilde hareket edilmesi gerekir. Aşırı kilolu olan hastalarda ve uzun vakit yatamayan şahıslarda ya da kolay darlıklarda koldan anjiyo yapılabilir.

Kendi sorularınız, deneyimleriniz ve görüşlerinizi aşağıda yer alan yorum bölümünden okuyucularımız ile paylaşabilirsiniz.

Önerilen Makaleler:

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.

DMCA.com Protection Status