Stres Nedir? Nasıl Başa Çıkılır?
Genelde “stres” sözcüğünü, her şeyin dayanılmaz bir hale geldiğini hissettiğimiz zamanlarda, aşırı yüklenme ve üzerimize konan baskılarla gerçekten başa çıkıp uğraşamayacağımızı anladığımızda bu kelimeyi kullanırız.
Bir meydan okuma veya refahımızı tehdit eden herhangi bir şey strestir. Bazı stresler sizi zorlar ve sizin için olumludur. Hiç stres olmadan hayatımız sıkıcı ve muhtemelen anlamsız olurdu. Bununla birlikte, stres hem zihinsel hem de fiziksel sağlığımızı zayıflattığında kötüdür, olumsuz sonuçlar ortaya çıkarabilir. Bu yazıda sizler için bedenimizi ve ruhumuzu olumsuz yönden etkileyen stres üzerinde duracağız.
“Stres” ve “stresör” arasındaki fark şöyledir. Stres faktörü (stresör), strese neden olan bir madde veya uyarandır. Stres, baskı altındayken hissettiğimiz duygudur; stres faktörleri ise çevremizde karşılık verdiğimiz şeylerdir. Strese neden olan örneklere sesler, tatsız insanlar, hızlanan bir araba örnek verilebilir. Genellikle (ancak her zaman değil), daha fazla stres faktörü mevcutsa, daha fazla stres yaşarız.
Bir mücadeleye yanıt verme şekli de bir çeşit stres olabilir. Bir meydan okuma yanıtınızın bir kısmı fizyolojik ve fiziksel durumunuzu etkiler. Bir meydan okuma veya tehdit ile karşı karşıya kaldıklarında, vücudunuz sizi korumak için kaynakları harekete geçirir; mümkün olduğu kadar hızlı bir şekilde kaçmanızı veya savaşmanızı tetikler.
Evdeyseniz ve deprem başlarsa, kendinizi ve ailenizi daha hızlı alırsanız hayatta kalma şansınız o kadar artar. Deprem sırasında birinin hayatını kurtarmaya, onlara düşen bir ağırlığı kaldırmaya ihtiyaç duyarsanız, o ekstra kuvveti vermek için harekete geçirilmesi için vücudunuzdaki bileşenlere ihtiyaç duyacaksınız.
Vücudumuzun sempatik sinir sisteminde stresli bir olaya tepki göstererek mücadele ya da kaçış durumuna karşı yanıtımız vardır. Vücudumuz, daha yüksek bir kalp atış hızı, artmış kas hazırlığı, terleme ve uyanıklık tetikleyen, kortizol, adrenalin ve noradrenalin kimyasallarının daha büyük miktarlarını üretir; bu faktörler, kendimizi tehlikeli veya zorlu bir ortamda korumamıza yardımcı olur.
Bazı vücut fonksiyonları, “savaş ve kaç” cevap modundayken sindirim ve bağışıklık sistemimiz gibi yavaşlar. Tüm kaynaklar daha sonra hızlı nefes alma, kan akışı, uyarılmak ve kas kullanımı üzerine yoğunlaşabilir.
Stresli olduğumuzda aşağıdakiler gerçekleşir:
- Kan basıncı yükselir.
- Solunum daha hızlı olur.
- Sindirim sistemi yavaşlar.
- Kalp atış hızı (nabız) yükselir.
- Bağışıklık sistemi çöker.
- Kaslar gerginleşir.
- Uyumak güçleşir.
Çoğumuz, stresi farklı şekillerde yorumlarız. Gerçekten önemlisi, kendimizi bulduğumuz durumlarla ilgili düşüncelerimizdir.
Hayatta karşı karşıya olduğumuz durumları sürekli olarak ölçüyoruz. Her bir durumu, bir şeyin bir tehdit olup olmadığını, onunla nasıl baş edebileceğimizi ve hangi kaynakları kullanabileceğimizi değerlendiririz. Bir durumu etkili bir şekilde ele almak için gerekli olan kaynakların elimizde olanın ötesinde olduğuna karar verirsek, durumun stresli olduğunu söylüyoruz ve klasik bir stres tepkisi ile tepki veriyoruz. Öte yandan, eğer mevcut kaynaklarımız ve becerilerimiz bir durumla baş edebilecek kadar fazla olduğumuza karar verirsek, stres ortadan kalkıyor.
Stres Sağlığımızı Nasıl Etkiler?
- Hepimiz her durumu aynı şekilde yorumlamıyoruz.
- Bu nedenle, her durum için aynı kaynağı aramıyoruz.
- Hepimizin aynı kaynakları ve becerileri yoktur.
Olumsuz olmayan bazı durumlar hala stresli olarak algılanabilir. Çünkü onlarla etkili bir şekilde başa çıkmaya hazır olmadığımızı düşünüyoruz. Örnekler: daha güzel bir eve taşınmak ve terfi etmek.
Stresle baş etmeye çalışırken, olaydan çok önemli olan olayın bizzat olayla ilgili düşüncelerimizin olduğunu öğrenmek önemlidir. Bu stresli olayı, fiziksel ve zihinsel sağlığınızı etkileyen en büyük faktör olarak görürüz. Yaşamdaki olayların ve zorlukların yorumlanması sizin için canlandırıcı mı, yoksa zararlı mı olduğuna karar verilmelidir.
Zorluklara ısrarla olumsuz tepki verecek olursak, sonunda sağlığımız ve mutluluğumuz olumsuz etkilenebilir. Uzmanlar, maddeleri olumsuz olarak algılama eğiliminde olan kişilerin kendilerini ve stres provakasyon durumlarına tepkilerini daha iyi anlamaları gerektiğini söylüyor. Daha sonra stresi daha başarılı bir şekilde yönetmeyi öğrenebilirler. Stres yönetimi hakkında uzman görüşü alabilirsiniz.
Stres algılaması, kalp krizi riskini etkiliyor. Stresin sağlığı büyük ölçüde etkilediğine inanan insanlar on yıl sonra kalp krizine iki kat daha yakın olduğunu Western Ontario Üniversitesi’nden araştırmacılar buldu.
Araştırmacılar, Pennsylvania Eyalet Üniversitesi’nde yapılan bir başka çalışmada, stresin sorun olmadığını, bunun yerine stresörlere (stres faktörleri) nasıl tepki verdiğimizi bulmuştur. Hastaların strese nasıl tepki gösterdikleri, mevcut sağlığı ve stres durumları ne olursa olsun on yıl sonra sağlığının bir öngördürücüsüdür.
Stresin vücudumuza bazı olumsuz etkileri şunları içerir:
- Terleme eğilimi
- Sırt ağrısı
- Göğüs ağrısı
- Çocukluk çağı obezitesi (Philadelphia Çocuk Hastanesi araştırmacıları, Ekim 2012’de Pediatri Raporu’nda, ebeveynlerin bir takım stres kaynaklarının çocuklarında obezite riskini artırabileceklerini bildiren bir rapor yayınladı.)
- Kramplar veya kas spazmları
- Erektil disfonksiyon
- Bayılma nöbetleri
- Baş ağrısı
- Kalp hastalıkları
- Hipertansiyon (yüksek tansiyon)
- Libido kaybı
- Hastalıklara karşı daha düşük bağışıklık
- Kas ağrıları
- Tırnak yemek
- Sinirsel titreme
- Karıncalanma, uyuşma
- Uyku güçlükleri
- Mide küsmesi
Stresin düşüncelerinize ve duygularınıza olası etkileri şunları içerir:
- Öfke
- Anksiyete
- Tükenmişlik
- Depresyon
- Güvensizlik hissi
- Unutkanlık
- Sinirlilik
- Konsantrasyon problemi
- Huzursuzluk
- Üzüntü
- Yorgunluk
Stresin davranışlarınıza olası etkileri şunları içerir:
- Fazla yemek
- Az yemek
- Yemek isteği
- Ani öfke patlamaları
- İlaç bağımlılığı
- Alkol bağımlılığı
- Aşırı sigara içmek
- Sosyal çekilme
- Sık ağlama
- İlişki sorunları
Stres Nedenleri Nelerdir?
Hepimiz stresli durumlara farklı tepkiler veriyoruz. Bir kimsenin stresli bulduğu şey, başka biri için olmayabilir. Neredeyse her şey strese neden olabilir ve farklı tetikleyicilere sahiptir. Bazı insanlar için, bazı durumlarda, sadece bir şeyler düşünürken veya biriken birkaç küçük şey strese neden olabilir.
Stresin en yaygın nedenleri şunlardır:
- Yakın birinin ölümü
- Aile problemleri
- Mali konular
- Hastalık
- İş sorunları
- Zaman yetersizliği
- Eve taşınmak
- İlişkiler (boşanma dahil)
Aşağıdakiler aynı zamanda stresin yaygın nedenleridir:
- Kürtaj
- Anne veya baba olmak
- İş yerinde çatışmalar
- Kötü trafikte sürüş
- Suç korkusu
- İşini kaybetmek
- Düşük yapma
- Gürültülü komşular
- Aşırı kalabalık
- Çevre kirliliği
- Gebelik
- Emeklilik
- Aşırı gürültü
- Belirsizlikler (laboratuar test sonuçlarının beklenmesi, akademik sınav sonuçlarının, iş görüşmesi sonuçlarının vs)
Stres Teşhisi
Hastanın stres semptomlarına dayalı olarak hekim tarafından teşhis yapılır. Bazı doktorlar kan veya idrar tahlilleri gibi bazı testleri veya sağlık değerlendirmelerini yapmak isteyebilir.
Stres tanısı birçok faktöre bağlıdır ve komplikedir. Stres tanısı için geniş bir yelpazede, sağlık uzmanları tarafından anket kullanımı, biyokimyasal önlemler ve fizyolojik teknikler gibi stres tanı yöntemleri kullanılmıştır. Uzmanlar, bu yöntemlerin çoğunun deney hatasına maruz kaldıklarını ve dikkatli bir şekilde görüleceğini belirtmektedir. Stresin bir kişi üzerinde teşhis konmasının en pratik yolu kapsamlı, stres odaklı, yüz yüze görüşme yöntemidir.
Stresle Nasıl Başa Çıkılır?
Stresle baş etme yolları üzerine önerilerin yer aldığı yazımızda stres tedavisi için bireyler kendileri bireysel olarak aşağıdaki önlemleri alabilirler:
- Egzersiz: Egzersizin kişinin zihinsel ve fiziksel durumu üzerinde olumlu etkisi olduğu ispatlanmıştır. Birçok kişi için egzersiz son derece etkili bir stres kırıcıdır.
- İş paylaşımı: Sorumluluklarınızı iş yerinde devretmeye çalışın veya paylaşın. Kendinizi vazgeçilmez kılarsanız, hissettiğiniz duygunun büyük olasılıkla daha büyük olduğunu düşünürsünüz.
- Atılganlık: Her şeye “evet” demeyin. İyi bir şey yapamıyorsanız veya bir şey sizin sorumluluğunuzda değilse, bunları yapmayı kabul etmemenin yollarını aramayı deneyin.
- Alkol: Stresinizi daha iyi yönetmenize yardımcı olmaz. Onları tamamen tüketmeyi bırakın.
- Kafein: Çok aşırı kafeinli içecek tüketiyorsanız, azaltmayı deneyin.
- Beslenme: Bol miktarda meyve ve sebze yiyin. Sağlıklı ve dengeli beslendiğinize emin olun.
- Zaman: Kendiniz için her gün biraz zaman ayırdığınızdan emin olun. O zamanı hayatınızı organize etmek, rahatlamak ve kendi çıkarlarınızı korumak için kullanın.
- Nefes almak: Sisteminizi yavaşlatacak ve rahatlamanıza yardımcı olacak etkili nefes alma teknikleri vardır.
- Konuşmak: Aileniz, arkadaşlarınız, iş arkadaşlarınız ve patronunuzla konuşun. Düşüncelerinizi ve endişenizi ifade edin.
- Profesyonel yardım isteyin: Stres çalışma biçiminizi etkiliyorsa; uzmanla görüşüm. Uzun süreli stres artışı fiziksel ve zihinsel sağlığınız için kötü olabilir.
- Gevşeme teknikleri: Meditasyon, masaj veya yoganın stresli insanlara büyük ölçüde yardımcı olduğu bilinmektedir.
Stres Yönetimi Teknikleri
Stres yönetimi, stres kaynaklarını kaldırmanıza veya değiştirmenize, stresli bir olaya bakış açısı biçiminizi değiştirmenize, stresin vücudunuz üzerindeki etkisini azaltmanıza ve size başkalarının baş etme yollarını öğretmenize yardımcı olabilir. Stres yönetimi terapisi, bu yaklaşımlardan bir veya daha fazlasının peşinde olmasını hedefleyecektir.
Kişisel gelişim veya terapi seansları için bir danışman veya psikoterapist yardımı alabilirsiniz. Rahatlamanıza yardımcı olan, aromaterapi ya da refleksoloji gibi birçok terapinin faydalı bir etkisi olabilir.
İlaçlar:
Hasta, depresyon ya da anksiyete gibi bazı altta yatan bir hastalığa sahip olmadıkça, doktorlar genellikle stresle başa çıkmak için ilaçlar reçete etmeyecektir. Durum böyle ise, doktor aslında akıl hastalığını tedavi eder. Bu gibi durumlarda bir antidepresan reçete edilebilir. Tüm ilaçların yapacağı bir riskin, başa çıkma ve bunlarla baş etmenize yardımcı olmak yerine, stresin maskelenmesi olduğunu unutmayın.